Bir kişiyi kendi adınıza yetkili kılan resmi belgedir.
İki çesit vekalet vardır. Birincisi şahsi vekalet diğeri avukat vekaletnamesi

Avukat vekaletnamesi Türkiye’de noterler tarafından, yurt dışında Türkiye Cumhuriyeti konsolosluklarında noterlik hizmetleri bölümünde yazdırabilirsiniz. Bu vekaletler için küçük bir noter masrafı ödeyeceksiniz. Almanya’da ve bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türk hukukunda avukatlar kendi vekaletnamelerini malesef henüz düzenleme yetkileri yoktur.

Avukata verilecek vekaletnamelerde avukatın tam adı ve soyadı ile bağlı bulunduğu vergi dairesi, vergi numarası ve kayıtlı olduğu baro isminin bilinmesi gerekmektedir. Buna avukat vekalet bilgileri diyoruz. Bir de vekalet verecek kişinin nüfus cüzdanı, Yurt dışında ise pasaportu da gerekiyor. Ayrıca boşanma gibi bazı durumlarda fotoğraf ve başkaca belgeler de gerekmektedir. Tam olarak size hangi belgelerin gerektiğini büromuzdan öğrenebilirsiniz.
Avukata verilen vekalet geri alınabilir. Bunun için noterden bir Azil belgesi yaptırıp avukata göndermeniz gerekir.

Her hukuki uyuşmazlığı veya yasal tavsiyeyi kendi içinde değerlendirmek ve vakıaya göre ücret belirlenmesi şüphesiz en sağlıklı uygulamadır.
Gerek mahkemeye intikal eden olaylar olsun, gerekse diğer halledilecek meseleler… tüm işlerde iki çeşit gider vardır. Bunlardan biri avukat ücreti, diğeri ise masraflardır. Bu iki gider türü de her işte farklıdır. Ancak avukatlık ücreti anlaşmaya bağlı olmakla beraber masraflar peşin alınır. Ancak avukatlar bir işin sonucunu yaklaşık tahmin ettikleri için olumlu sonuç alınamayacak işler için sizi lüzumsuz masrafa sokmazlar. Masraflar bazen tahmin edilemez. O takdirde belirli bir miktar para masraf avansı olarak alınır.

Kanun gereği bazı şirket türlerinin belirli bir sermaye veya üye sayısına ulaşmaları durumunda avukat ile temsil edilmeleri zorunludur, aksi halde para cezasına mahkûm olurlar. Şüphesiz ticari bir başarı hedefleyen her kuruluşun uzman bir hukuk bürosu ile çalışması ticari hayatın gerekliliğidir.
Mesleki ilkelerimiz gereği bizimle paylaştığınız bilgiler ve davaları üçüncü bir kişi ya da kurum ile paylaşmamaktayız.
Adalet Bakanlığı istatistiklerine göre 2010 yılında bir hukuk davasının karara bağlanması Türkiye genelinde ortalama 209 gün almıştır. Bu süre mahkemelere göre değişiklik göstermektedir.
Örneğin 2010 yılında bir dava ortalama olarak; Fikri Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinde 544 günde, Asliye Ticaret Mahkemesinde 455 günde, İş Mahkemesinde 446 günde, Aile Mahkemesinde 165 günde, Sulh Hukuk Mahkemesinde 109 günde karara bağlanmıştır.
Hayır. Mahkemeler danışmanlık yapmazlar. Mahkeme hâkimi de, mahkemede görevli diğer kişiler de size açacağınız dava konusunda yardımcı olamaz, yol gösteremez.
Türk hukukunda yazılı sistem geçerlidir. Ne kadar dil dökerseniz dökün muhtemelen hâkim -bunları yaz da getir- diyecektir. Birçok insan mahkemeleri Amerikan filmlerindeki gibi sanır. Ortaya çıkacaksın bağırıp çağıracaksın. Laf cambazlığı ve kelime oyunları ile karşı tarafı bastıracaksın… Belki de sizin ¨tam da ikna ettim¨ dediğiniz hâkim bir sonraki duruşmasını tayini çıkmış olarak memleketin başka bir köşesinde yapabilir. Sizin duruşmada ise ilk defa karşılaştığınız bir hâkim bulunabilir. Bu nedenle tüm olayların açık bir şekilde sırası ile yazılarak dosyasına konması çok önemlidir.
Çağ iletişim çağı ve bu nimetten yararlanmak lazım. İnternette ne ararsan var. Ancak dikkat ediniz. Ücretsiz ya da sadece üyelik gerektiren sitelerden alınan bilgiler tam doğru olmaya bilir. Zaten bu sitelerde verilen bilgiler ile ilgili sorumluluk kabul etmediklerini uyarı yazılarıyla altını çizerek yazmışlar. Biz hukukçular da internet üzerinden kanunları, tüzükleri takip ediyoruz. Ama bu iş için program yapımcılarına ve bazı sitelere hatırı sayılır paralar ödüyoruz. Çünkü bu iş ciddi bir iştir ve arkasında güvenilir bir firma, iyi bir ekip gerekir.